Kars gezisi, Doğu Ekspresi ile harmanlandığında harika hatıralar bırakan bir gezi. Hem yaz günü, hem kış günü ayrı bir tadı olan Kars’ta gezilecek onlarca güzel tarihi yer bulunuyor. Kars ile ilgili her şeyi anlattığımız Kars gezi rehberine buyurun.
Binlerce yıllık köklü tarihiyle birçok medeniyete ev sahipliği yapması ve Kafkaslara açılan İpek Yolu üzerinde olması nedeniyle kültürel zenginliğe sahip bir şehir. Rusların Anadolu’dayken 40 yıl karargah olarak kullanması mimari açıdan da gelişmesini sağlamış. Kars tabii ki bunlardan ibaret değil. Gezdikten sonra tüm önyargıları yıkan bir özelliğe sahip.
Kars tarihi
Şehri gezmeden önce tarihinden kısaca bahsedelim. Kars şehri birçok defa kuşatmalara ve işgallere karşı mücadele veren bir şehir. 11. yüzyılda Selçuklu Sultanı Alparslan tarafından fethedilmiş, ancak 14. yüzyılda Timur tarafından yerle bir edilmiş.
Lala Mustafa Paşa‘nın Kars’ı Osmanlı devletine katmasıyla birlikte Kars Kalesi yeniden inşa edilmiş ve kalenin çevresine Osmanlı’nın her şehirde inşa ettiği camiler, hamamlar, köprüler yaptırılmış. Bu nedenle Kars Kalesi’nin de içinde olduğu Kaleiçi Mahallesi, Osmanlı eserlerinin görüleceği yerdir.
19. yüzyılda Osmanlı ile Rus arasındaki anlaşmazlık bir savaşa dönüşmüş. Kars’ı işgal etmek isteyen Rusların ilk saldırısı 1853 ve 1855 yıllarında olmuş.
Fakat büyük bir direnişle karşılaşmışlar ve işgal edememişler. Dönemin padişahı Sultan Abdülmecit, Kars’ı, bugün Topkapı Sarayı‘nda sergilenen bir gazi madalyasıyla ödüllendirmiş.
Ancak Kars 1877 yılında Ruslar tarafından işgal edilmiş ve 1918 yılına kadar Rusların Kars üzerindeki egemenliği devam etmiş. 40 yıl boyunca burada ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde binalar, yollar, sokaklar yapmışlar. Ruslar Osmanlı’yı terk ettiğinde 8 aylık küçük bir cumhuriyet kurulmuş bu bölgede.
Cenubi Garbi Kafkas Demokratik Cumhuriyeti, 8 ay sonunda İngiliz işgaline kadar devam etmiş. Kurtuluş Savaşı’nda Kazım Karabekir Paşa, Kars’ı İngilizlerin elinden almış ve 1921 yılında imzalanan Kars Antlaşması sayesinde Moskova Antlaşması temel alınarak Kars’ın doğu sınırı net bir şekilde belirlenmiş.
Türkiye’nin yükseklik ortalaması en yüksek ve en soğuk olduğu, soğuğun en erken başladığı, karın ilk görüldüğü illerinden biridir Kars. Kars’ın rakımı 1750 metrelerde olduğundan yılın birçok ayı soğuktur.
Soğuk mevsimde keskin bir soğuğu var buranın. Havasının soğuğu sokaklarında, binalarında da görülüyor. 1877 – 1878 Osmanlı Rus Savaşı’ndan sonra 40 yıl boyunca Rus egemenliği altında kalan Kars’ta Rus mimari tarzını görmek çok zor değil.
Kars ismi nereden geliyor?
Kars şehri, Türkiye’deki en eski Türkçe il adına sahip bir şehrimiz. Kars isminin Karsaklardan geldiği söyleniyor. Tarihi kaynaklara göre bölgenin ilk sakinleri Doğu Anadolu ve Azerbaycan’a yerleşen Huriler.
Urartular ve İskitlerden sonra Partlar bölgeye egemen olmuş ve Karsaklı Beyliği’ni kurmuşlar ve yaklaşık 700 yıl boyunca bölgede hüküm sürmüşler. Bir inanışa göre Kars ismi bu beylikten geliyor.
Başka bir inanışa göre de Gürcü dilinde Kapı kenti anlamına gelen Karis Kalaki’den geliyor. Ticari yönden iyi bir konumda olan Kars şehri Selçuklular, Gürcüler, Moğollar, Karakoyunlular tarafından ele geçirilmiş ve son olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarına katılmış.
Kars büyük bir yer, çevresindeki yerlere arabasız gidilemiyor. Ama Kars’ın şehir merkezi ve şehir merkezinde gezilecek yerler birbirine yakın olduğundan Kars’ta yürüyerek şehir turu yapabiliyor ve her yeri gezebiliyoruz.
Kars’ta gezilecek çok da bir yeri varmış gibi görünmüyor, ama biraz içine girince gezilecek, görülecek çok güzel tarihi binaların olduğunu göreceksiniz. Şehir merkezini gezmek için yarım gün bile yeterli olabilir.
Hasan Harakani Türbesi ve Evliya Camii
Kaleiçi Mahallesi’ne Seyyid Ebu’l Hasan Harakani kapısından girdiğinizde geniş bir avluya ulaşırsınız. Bu avluda Hasan Harakani Türbesi ve Evliya Camii bulunmaktadır. Mevlana’dan 200 yıl önce yaşamış olan Hasan Harakani, Nakşibendi, Yesevi ve Mevlana’nın manevi hocalarından biridir.
Ebu’l Hasan Harakani, Selçukluların Türkmenistan’dan Anadolu’ya akınları sırasında bölgeye gelmiş ve Bizans ordusuyla yapılan bir savaşta hayatını kaybetmiştir. 16. yüzyılda Kars’ı yeniden inşa eden Lala Mustafa Paşa, türbeyi de yaptırmış.
Türbeye girdiğinizde ilk odanın sol tarafında Kaleiçi mahallesinin küçük bir maketi bulunmaktadır. Hangi tarihi yapının nerede olduğuna dair fikir sahibi olabilirsiniz. Türbenin hemen yanında yine Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan Evliya Camii yer alıyor. Daha sonra bir kapıdan avluya girip Sultan Alparslan Kapısı denilen başka bir kapıdan çıkıyoruz.


Tarihi Kars Hamamları ve Taş Köprü
Topçuoğlu Hamamı, Muradiye Hamamı ve Cuma Hamamı olarak da bilinen Mazlum Ağa Hamamı 17. ve 18. yüzyıllarda inşa edilmiştir. Hepsi nehir kenarında inşa edilmiştir. Günümüzde bu hamamlar kullanılmamakta, ancak bazılarında restorasyon çalışmaları yapılmaktadır. İç mekânları terk edilmiş ve harap durumdadır.

Taşköprü 18. yüzyıldan beri ulaşımı sağlamaktadır. Daha önce aynı yerde bulunan köprü, Ermenistan ile Türkiye arasındaki sınırı belirleyen Arpaçay’a akan Kars Çayı’na dayanamayarak yıkılmış ve yeniden inşa edilmiştir.
Kars Kalesi
Taş Köprü’yü geçtikten sonra Kars Kalesi’ne doğru yola çıkıyoruz. Yokuş yukarı tırmanacağımız için Kars Kalesi’ne çıkmak biraz yorucu olabilir. Ancak Kars ovasını tepeden görmek şart. Kaleiçi mahallesindeki Osmanlı yapılarını ve Rus hakimiyeti sırasında kurulan ızgara sistemli sokakları en iyi buradan görebiliyoruz. Kars Kalesi’nin dışı daha güzel olsa da manzara için kaleye çıkmak gerekiyor.


Kars Ulu Camii
Osmanlı devleti döneminde Kaleiçi Mahallesi’nde bulunan birkaç Osmanlı yapısından biri de Kars Ulu Camii‘dir. Ulu Camii ilk olarak 16. yüzyılda Sultan III. Murat tarafından inşa edilmş, fakat İran saldırıları sırasında Şah Abbas’ın orduları tarafından cami yıkılmış.
17. yüzyılda Sultan İbrahim döneminde Kars Beylerbeyi Dilaver Paşa tarafından inşa edilmiş ve uzun yıllar Kars halkının ibadethanesi olmuş. Osmanlı Rus savaşı sırasında silah deposu olarak kullanılan Kars Ulu Camii, Rusların gitmesinden sonra Ermenilere bırakılmış.

Kars Ulu Camii’nin dramatik bir yüzü de bulunuyor. Söylenene göre 1918 yılında Ermeni taşnak çeteleri, Kars’lı bazı vatandaşları anlaşma yapmak üzere camiye toplamış ve 286 kişi burada diri diri ateşe verilmiş.


Bu katliamdan sonra cami Yanık Yağlı Cami olarak gösterilmeye başlanmış. Caminin büyük bir kısmı günümüze kadar gelememiş, yıkılmış, tahrip olmuş. Yapılan bir restorasyonla orijinalinden bağımsız bir şekilde yeniden ayağa kaldırılmış, ama geçmişin izlerini günümüze taşıyan bir kısmı hala korunuyor. Caminin etrafında dolaştığınızda koyu renkli tarihi duvar kalıntılarını görebilirsiniz.


Caminin içine girdiğinizde ise durumun farkına vararak hareket etmek gerekiyor. İnsanlardan duvarlara sıçrayan kan ve yağ izlerini, minberin yan tarafındaki koyu renkli duvarda ve ayakkabıların konduğu duvardaki sarı levhalarda apaçık görmek mümkün.

Kaleiçi Mahallesi’nde yer alan Ulu Cami’ye gittiğinizde çevrenizde birçok Osmanlı dönemi yapısı görürsünüz. Kars Kalesi, camiler ve hamamlar bunlardan bazılarıdır. Hatta 10. yüzyılda kilise olarak inşa edilen ve sonradan camiye dönüştürülen Kümbet Camii‘yi de mutlaka görün. Kars ile ilgili her şeye Kars gezilecek yerler sayfamızı ziyaret ederek ulaşabilirsiniz.
Kümbet Camii
Doğu’nun Ayasofya’sı Kümbet Camii (12 Havariler Kilisesi) Gürcü ve Ermeni krallığı olan Bagratlı Hanedanı tarafından inşa edilmiş. Yapının inşa edildiği 940’lı yıllarda Kars bölgesinin Kıpçak Türkleri adı verilen bir halkın egemenliğinde olduğu, dolayısıyla kilisenin, Hıristiyan olan Türkler için Kıpçaklar tarafından yaptırıldığı söyleniyor.
Kümbet Camii tarihi
Kars bölgesinde Bagratlıların olduğu dönemlerde dönemin kralı I. Abas Hıristiyan olan Kıpçak Türkleri’nin ibadetlerini yerine getirebilmeleri amacıyla böyle bir kilise inşa ettirmiş. Kars’taki 40 yıllık Rus egemenliği boyunca Rus Ortodoks Kilisesi olarak kullanılmış 12 Havariler Kilisesi.
1918 yılında Müslüman egemenliği ile birlikte camiye dönüştürülmüş. Silindirik tabanlı ve konik tavan özellikleri ile Selçukluların anıtmezarlarına benzediği için de bu yapıya Kümbet Camii adı verilmiş. Kümbet Camii’nin mimarisinde, Ağrı Dağı’nın eteklerinden çıkarılan ve volkanik bir taş türü olan bazalt taşı kullanılmış.

Yanı başında Kars Kalesi olan ve bulunduğu mevki itibarıyla Kaleiçi Mahallesi’nde yer alan Kümbet Camii, 1964 yılından 1981 yılına kadar, Kars’ta yapılan kazılar sonucunda ortaya çıkan eserlerin sergilendiği arkeolojik bir müze olarak kullanılmış, 1993 yılından itibaren tekrar cami olarak kullanılmaya başlanmış.


Kubbe kasnağındaki dış cephe duvarlarında, adını aldığı 12 Havari’nin kabartma şeklinde figüratif bezemeler yer alıyor. Bu kabartmalar, İsa Peygamber’in 12 havarisini betimliyor. Aslı havarya olan havari kelimesi dost, yardımcı, bir davayı canla başla savunan kişi anlamında kullanılıyormuş.


Havarilerin de İsa’nın inançlarını yayma işiyle görevlendirilmesi, seçilmiş kişiler olduklarını ifade ediyor. Ayakları iki yana basmış, elleri avuç içleri görünecek şekilde iki yana ayrılmış ya da göğüs-kalp bölgesine kaldırılmış şekilde tutulmuş olarak karşımıza çıkan bu şekiller, inandıkları kişiye tapmaları, sadık olmaları anlamına geliyor. Aslında 13 havari var, ama bu havarilerden Yehuda, İsa’ya ihanet etmiş, yerini Matthias’a bırakmış.


Osmanlı döneminde Kars’a inşa edilen yapıların yoğun olduğu Kaleiçi Mahallesi’nde bulunan Kümbet Camii ziyaretinizde Kars’ta gezilecek yerler arasında ilk sırada yer alan ve Kars’ın birçok noktasından görülebilen Kars Kalesi‘ni ve caminin çevresindeki diğer camileri ve hamamları, tarihi taş köprüyü de görmeden oradan ayrılmayın.
Kars neyi ile ünlüdür?
Kars’ta ne yenir? Kars, zengin Kars mutfağı sayesinde birçok yöresel lezzeti barındıran yerlerden biridir. Kars’a gittiğinizde kaz eti yiyebilir, gravyer peyniri ve Kars kaşarı satın alabilirsiniz. Hatta süzme bal bile tercih ediliyor.
Biz de peynir aldık. Kars’ın en popüler peynircisi Halit Paşa Caddesi üzerindeki Büyük Zavotlar. İsterseniz tüm peynircilerde olduğu gibi cüzi bir ücret karşılığında ürünlerin kargo ile evinize gönderilmesini de sağlayabilirsiniz.


Gravyer peyniri aslen İsviçre’den gelmektedir. Adını İsviçre’nin Gruyere kasabasından alır. Ruslar Kars’ta bir süre kalınca gravyer peyniri kültürünü bu topraklara tanıtmışlardır.
İnek sütünden yapılıyor olması Kars bölgesinde üretimini artırmıştır. Gravyer peynirinin üretimi kolay değil; sofralarda yer bulması 5 ay sürüyor. Gravyer peynirlerinin içinde mutlaka delikler olduğunu göreceksiniz. Bunlar bakteriler tarafından oluşturulmuş deliklerdir.
Üretim aşamalarından biri olan sıcak işlemler özellikle bu bakterileri artırmak için yapılır. Sıcak ortamlardan soğuk ortamlara geçen peynirlerdeki uykuda olan bakteriler midemize indiğinde aktifleşir ve bağışıklık sistemimize olumlu etki eder.
Kars’a ne zaman gidilir?
İşte Kars için önemli bir soru. Kars yılın büyük bir bölümünde soğuk olan bir şehir. Yaz aylarında en yüksek sıcaklık 25 derece civarındadır. Kış aylarında ise en yüksek sıcaklık artıya bile ulaşmaz ama geceleri -35’i bile görebilirsiniz.
Buradaki soğuğu hafife almamak gerekir. Kışın gidiyorsanız sadece üstünüze değil altınıza da içlik gibi kıyafetler giymeniz gerekiyor. Kars’ta yanınızda mutlaka nemlendirici el, yüz ve dudak kremi bulundurun ve sık sık kullanın.
Ayrıca telefon ve fotoğraf makinelerinizin pilleri soğuk nedeniyle normalden çok daha hızlı tükenebilir. Bu nedenle cihazlarınızı soğuktan koruyun. Sorunun cevabına gelince, Kars’ın kışın ayrı yazın ayrı bir tadı var.
Kars’ta nerede kalınır?
Kars’ta konaklama için merkezde bulunan Kars Konak Otel’i tercih ettik. Herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmadık, kahvaltısı da güzeldi.
Doğu Ekspresi yaptığımızda en uygun fiyatlı otel olduğu için bu oteli tercih ettik. Bölgede Hotel Katerina Palace’ın opera ve konservatuar binası olarak kullanılan Cheltikov Hotel de en çok tercih edilen Kars otelleri arasında yer alıyor.
Kars’taki otel ve pansiyonların tam listesine buradan ulaşabilirsiniz. Eğer biraz daha ucuza konaklamak isterseniz Kars Merkez Öğretmenevi’nde şansınızı deneyebilir ya da önceden rezervasyon yaptırarak erken davranabilirsiniz.
Kars nerede ve nasıl gidilir?
Kars’a ulaşım için farklı seçenekleriniz var. Kars Harakani Havalimanı bu seçeneklerden biri. Şehir merkezine 7 km uzaklıkta, oldukça yakın. Fakat uçuş sayısı az olduğu için size uygun bir uçuş olup olmadığını kontrol etmelisiniz.
Havalimanından şehir merkezine uçuş saatlerine bağlı olarak ücretli servisler bulunuyor. Kars’a otobüsle ulaşım da mümkün. Kars’a giden otobüs firmaları var ancak yolculuklar uzun olabiliyor. Eğer uzun yolculukları seviyorsanız otobüsü tercih edebilirsiniz.
Gezmeyi sevenler için en iyi seçenek Doğu Ekspresi’ni kullanmak. Ankara’dan hareket eden ve 1 günde Kars’a ulaşan Doğu Ekspresi treni, harika manzaraları ve unutulmaz keyfiyle en az bir kez yaşamanız gereken bir deneyim. Erzincan ve Erzurum’dan da geçen Doğu Ekspresi, Kars’a gitmek için iyi bir bahane olabilir.
Kars’a özel aracınızla rahatlıkla gelebilirsiniz ancak caddeler araçla seyahat için iyi bir seçenek değil. Zaten küçük olan şehir merkezinde yeterince araba var ve bu biraz kaosa neden olabiliyor. Açıkça söyleyebilirim ki Kars’ın merkezini mutlaka yürüyerek gezmelisiniz.
Kars çevre illere kuş uçuşu yakın olsa bile tek ulaşım araçla olduğu için sonuç çok farklı oluyor. Kısıtlı ve zor ulaşım yapısının bir sonucu olarak Kars’a ulaşmak yakın görünse bile uzun saatler alabiliyor.
Örneğin Artvin Kars arası 240km (4 saat). Van’a uzaklık 430km (5s 40dk), Erzurum Kars 200km (2s 30dk), Ardahan Kars 80km (1s). Size gereksiz bir bilgi de vereyim. Türkiye’de Kars’a en uzak şehir 1680km (18sa) ile Edirne olarak bilinse de Bodrum-Kars arası tam 1750km (20sa 30dk).
Kars’ta gezilecek yerler nerelerdir?
Kars merkez dışında Kars sınırları içerisinde gezilecek ve görülecek birkaç yer daha var. Ani Harabeleri, Çıldır Gölü, Sarıkamış en önemli yerler olmakla birlikte bu yerlere ulaşmak ve rahatça gezmek için araç kiralayabilir ya da kendi aracınızla gidebilirsiniz.
Kars’tan Kars Havalimanı’na nasıl gidilir?
Kars merkezden Kars Havalimanı’na gitmek için seyahat acentelerinden destek almanız gerekiyor. Konak Otel’den çıktığınızda sağ tarafta THY ve Pegasus tabelaları olan bir seyahat acentesi var.
Onlara uçuş saatinizi söyleyebilirsiniz ve size en uygun kalkış saatini söyleyeceklerdir. Havaalanı 8 kilometre uzaklıkta ve oraya ulaşmanın en uygun yolu bu. Servis ücretli ama fiyatı çok makul.