Mersin’in gizemli topraklarından yükselen Kanlıdivane, tarihin derinliklerine bir kapı açıyor. Bu büyüleyici ören yeri, sadece göz alıcı manzaraları ve eşsiz doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda zengin tarihi dokusuyla da ziyaretçilerini adeta zaman yolculuğuna çıkarıyor. Peki, siz bu tarihi yolculukta Kanlıdivane’nin hangi gizemli köşelerini keşfetmeye hazırsınız?

Mersin, zengin doğal yapılarıyla dikkat çeker ve bunlar arasında en etkileyici olanlardan biri Kanlıdivane Obruğu’dur. Bu büyük obruk, çevresindeki kireçli toprak yapısı nedeniyle meydana gelmiş, yüzeyde toplanan yağmur suları, yerin altında delikler açarak denize ulaşır.

Zamanla bu yeraltı yolları genişler ve üzerlerindeki toprak katmanları ağırlığa dayanamayarak çöker. İşte Kanlıdivane Obruğu da böyle oluşmuş; 142 metre genişliğinde, 95 metre uzunluğunda ve yaklaşık 50 metre derinliğinde devasa bir çöküntü alanıdır.

Kanlıdivane’yi ziyaret etmek, sadece doğal bir oluşumu gözlemlemekle kalmaz, aynı zamanda antik bir şehrin kalıntıları arasında dolaşma fırsatı da sunar. Antik kent, tarihi kaynaklarda Canytellis veya Kanytelleis olarak geçer ve Roma döneminde oldukça ilginç bir uygulamaya ev sahipliği yapmıştır: Suçlular, bu dev obruk içine atılarak vahşi hayvanlara yem edilmiş.

Bu karanlık efsane, bölgenin Kanlıdivane olarak adlandırılmasına neden olmuş. Ayrıca, bölgedeki yağmur sularının kırmızı toprakla karışarak obruk duvarlarını kırmızıya boyaması da buranın adının kökeninde yatıyor olabilir.

Kanlıdivane, MÖ 3. yüzyıldan MS 11. yüzyıla kadar uzanan geniş bir zaman diliminde çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir antik kenttir. Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinden kalan eserler, bu kentin zengin tarihini gözler önüne seriyor.

Arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan pres ağırlık taşları, kırma tekneleri ve pres yatakları gibi üretim araçları, Kanlıdivane’nin geç dönemlerde önemli bir zeytinyağı üretim merkezi olduğunu kanıtlıyor.

Antik kentte günümüze ulaşan fazla yapı olmamakla birlikte, dikkate değer bazı kalıntılar ayakta kalmayı başarmış. Bunlardan biri, şehri önemli bir Hıristiyanlık merkezine dönüştüren Bizans İmparatoru II. Theodosius döneminden kalan bir Bizans kilisesidir. Şehrin adını Neopolis olarak değiştiren imparatorun etkisiyle yapılan bu kilise, bölgenin dini tarihine ışık tutmakta.

Kent çevresindeki nekropol alanları da oldukça etkileyici; Roma dönemine ait Çanakçı Kaya Mezarları, üç sütunlu anıt mezar ve Aba ailesine ait mezarlar, ziyaretçilere tarihin derinliklerine bir yolculuk sunuyor.

Bizans döneminin ardından, bölge Türkmen aşiretleri tarafından kışlak olarak kullanılmış ve çevrede birçok Müslüman mezarlığı bulunmaktadır. Günümüzde SIT alanı olarak koruma altına alınan Kanlıdivane, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çekiyor.

Kanlıdivane Giriş Ücreti ve Ziyaret Saatleri

Kanlıdivane antik kenti, girişi Müzekart ile ücretsiz. 08:00 – 19:00 saatleri arasında ziyaret edilebilen Kanlıdivane Harabeleri çok farklı bir görsel deneyim.

Kanlıdivane Nerede ve Nasıl Gidilir?

Kanlıdivane, Mersin’in Erdemli ilçesinde, sarp kayalıklarla çevrili tarihi bir mekandır. Mersin, Adana ve Antalya gibi büyük şehirlerden kolayca ulaşılabilmekte.

• Mersin’den: Mersin merkezden Kanlıdivane’ye gitmek yaklaşık 1 saat 30 dakika sürer. D400 karayolunu takip edip Erdemli’ye ulaştıktan sonra, kente yönlendiren tabelaları izleyerek varabilirsiniz.
• Adana’dan: Adana merkezden Kanlıdivane’ye ulaşım süresi yaklaşık 2 saat 15 dakikadır. O-52 karayolundan Erdemli’ye gidip, oradan tabelaları takip ederek kente ulaşabilirsiniz.
• Antalya’dan: Antalya merkezden Kanlıdivane’ye doğru yaklaşık 3 saat 15 dakika süren bir yolculukla ulaşabilirsiniz. D400 karayolu ile Erdemli’ye gidip, oradan tabelaları izleyerek kente varabilirsiniz.

Otobüs ile Ulaşım: Mersin, Adana ve Antalya’dan Erdemli’ye düzenli otobüs seferleri bulunmakta. Erdemli’den Kanlıdivane’ye giden dolmuşlarla kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz.

Kanlıdivane Çevresinde Gezilecek Yerler

Kanlıdivane’nin çarpıcı tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra, çevresinde de keşfedilecek birçok ilginç yer bulunuyor. İşte Kanlıdivane çevresinde mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerler:

• Kız Kalesi: Mersin’e özgü en ünlü tarihi yapılarından biri olan Kız Kalesi, Erdemli ilçesinde denizin ortasında yer alır. Roma döneminden kalma bu kale, hem tarihi önemi hem de eşsiz manzarası ile dikkat çeker. Güneşin batışını izlemek için harika bir nokta.
• Eshab-ı Kehf Mağarası: Kur’an’da adı geçen Yedi Uyurlar’ın hikayesine ev sahipliği yaptığına inanılan bu mağara, Ayaş kasabasında yer alır. Hem dini hem de tarihi bir öneme sahip olan mağara, ziyaretçilerine mistik bir atmosfer sunar.
• Elaiussa Sebaste Antik Kenti: Mersin ve Adana arasında, Ayaş yakınlarında bulunan bu antik kent, Roma ve Bizans dönemlerinden kalma kalıntıları ile bilinir. Kent, özellikle denize nazır konumu ve antik tiyatrosu ile dikkat çeker.
• Adam Kayalar: Mersin-Erdemli arasında, deniz kenarında bulunan bu doğal oluşum, kayalara oyulmuş insan figürleri ile ünlüdür. Bu tarih öncesi sanat eserleri, bölgenin en eski yerleşimlerinden birine ışık tutar.
• Cennet Cehennem Mağarası: Kanlıdivane’ye yakın bir konumda yer alan bu iki büyük çukur, mitolojik hikayeleri ile bilinir. Cennet olarak adlandırılan obruk, derin bir mağaraya açılırken, Cehennem ise dik yamaçları ile ünlüdür. Her iki doğal oluşum da ziyaretçilere benzersiz manzaralar sunar.
• Tarsus Şelalesi: Tarsus şehir merkezine yakın bir konumda bulunan bu şelale, özellikle sıcak yaz günlerinde serinlemek ve piknik yapmak için idealdir. Şelalenin çevresindeki yeşil alanlar, doğa yürüyüşleri için de uygundur.

Sonuç

Kanlıdivane, yalnızca bir ören yeri değil, aynı zamanda geçmişin tozlu sayfalarından fırlamış bir zaman makinesi. Bu antik kent, tarih severler için olduğu kadar macera arayanlar için de kaçırılmaması gereken bir destinasyon.