Sakız Adası Gezilecek Yerler: Köyler, Plajlar ve Güncel Vize Rehberi

Çeşme'den feribota atlayıp sadece 45 dakikada bambaşka bir kültüre, ama bir o kadar da tanıdık bir coğrafyaya adım atıyorsunuz. Sakız Adası (Chios), sadece damla sakızıyla değil; labirent gibi Orta Çağ köyleri, volkanik plajları ve Ege'nin en lezzetli deniz ürünleriyle sizi bekliyor. Çoğu kişi burayı günübirlik bir rota sanıyor ancak adaya ayak bastığınızda, hakkını vermek için en az 2-3 gün gerektiğini hemen anlıyorsunuz. Peki, kapı vizesiyle kolayca geçebileceğiniz bu komşu adada rota nasıl olmalı?

Sakız Adası gezi rehberi boyunca, sadece turistik noktaları değil, bir turist gibi değil bir gezgin gibi hareket etmenizi sağlayacak lojistik ipuçlarını, araba kiralama detaylarını ve en doğru plaj seçimlerini bulacaksınız. Hazırsanız, feribot biletinden başlayıp Mesta'nın dar sokaklarına uzanan yolculuğa başlıyoruz.

Sakız Adası'na Nasıl Gidilir? (Feribot ve Kapı Vizesi)

Sakız Adası'na ulaşım İzmir'in Çeşme ilçesinden kalkan feribotlarla oldukça zahmetsiz sağlanıyor. Çeşme Ulusoy Limanı'ndan hareket eden Turyol, Ertürk veya Sunrise gibi firmaların feribotlarıyla adaya geçiş yapıyorsunuz. Hızlı katamaranları tercih ederseniz yolculuk sadece 20 dakika sürüyor; arabalı feribotlar ise yaklaşık 45 dakikada karşı kıyıya ulaşıyor. Özellikle yaz sezonunda ve bayram tatillerinde biletlerinizi mutlaka birkaç hafta önceden online olarak almalısınız, kapıda bilet bulma şansınız epey düşük.

Kapı Vizesi Durumu: Bordo pasaport sahibiyseniz ve Schengen vizeniz yoksa, Sakız Adası kapı vizesi uygulamasından yararlanabilirsiniz. Bu vize size adada 7 güne kadar konaklama hakkı tanıyor. Başvuru için evraklarınızı seyahatten en az 3-4 gün önce feribot firmanıza teslim etmeniz gerekiyor. Kapı vizesi ücreti yetişkinler için ortalama 60 Euro civarında. Yeşil pasaport sahipleri ise vizesiz olarak, sadece pasaport kontrolünden geçerek adaya giriş yapabilir.

Ada İçi Ulaşım: Araba Kiralamak Şart mı?

Burası en kritik nokta. Sakız Adası, haritada göründüğünden çok daha büyük ve dağlık bir ada. Toplu taşıma sistemi (yeşil ve mavi otobüsler) var ancak sefer saatleri seyrek ve turistik noktaların çoğuna doğrudan ulaşım sağlamıyor. Eğer Pirgi, Mesta gibi ikonik köylere ve o meşhur koylara gitmek istiyorsanız, araba kiralamak bir tercih değil, zorunluluk.

Liman çıkışında birçok araç kiralama firması göreceksiniz. Ancak tavsiyem, aracınızı gitmeden önce ayırtmanız. Özellikle otomatik vites araç sayısı adada sınırlı olduğu için son dakikaya kalırsanız manuel vitese talim etmek zorunda kalabilirsiniz. Yollar genel olarak asfalt ve düzgün, ancak güney köylerine giden yolların biraz virajlı olduğunu unutmayın. Motosiklet kiralayacaksanız da en az 125cc ve üzeri bir motor tercih etmeniz, yokuşlarda rahat etmenizi sağlar.

Güney Ada Rotası: Orta Çağ Köyleri ve Müzeler

Adanın en karakteristik bölgesi kesinlikle güney kısmı. Mastihohoria (Sakız Köyleri) olarak bilinen bu bölge, korsan saldırılarına karşı kale şeklinde inşa edilmiş köyleriyle ünlü. Rotanızı çizerken şu sırayı takip edebilirsiniz:

Pirgi (Boyalı Köy)

Sakız'ın en fotojenik köyü kesinlikle Pirgi. Burayı özel kılan şey, evlerin dış cephesine kazınan geometrik desenler. Xysta adı verilen bu teknik, siyah kumlu sıva üzerine beyaz kireç sürülüp, ardından belirli kısımların kazınmasıyla yapılıyor. Köy meydanında, dev çınar ağacının altında bir Yunan kahvesi içmeden buradan ayrılmayın. Hatta şanslıysanız, yerel halkın evlerinin önünde sakız ayıkladığı o otantik anlara denk gelebilirsiniz.

Mesta (Kale Köy)

Pirgi'den sadece 10 dakika uzaklıktaki Mesta, adanın en iyi korunmuş Orta Çağ köyü. Köyün dış duvarları bitişik evlerden oluşuyor ve içeriye sadece birkaç kapıdan girilebiliyor. İçeri adım attığınızda kendinizi bir labirentte buluyorsunuz. Bu karışık sokak yapısı, zamanında korsanlar köye girdiğinde kaybolsunlar diye bilinçli olarak tasarlanmış.

Mesta'nın tam kalbinde yer alan Taksiarhis Kilisesi, Ege'nin en büyük ve etkileyici kiliselerinden biri. Köy meydanında ise meşhur Souma (incir rakısı) veya sakızlı dondurma deneyebilirsiniz. Burası o kadar sessiz ve huzurlu ki, zamanın durduğunu hissedeceksiniz.

Sakız Müzesi

Olimpi Köyü yakınlarında, modern mimarisiyle dikkat çeken Sakız Müzesi, bu kültürün ne kadar derin olduğunu anlamanız için harika bir durak. Müze, bir tepenin yamacına, sakız ağaçlarını görecek şekilde kurulmuş. İçeride sakızın toplanmasından işlenmesine kadar tüm süreç interaktif bir şekilde anlatılıyor. Dışarıdaki bahçede ise sakız ağaçlarını yakından inceleyebilir, o meşhur reçinenin ağaçtan nasıl süzüldüğünü görebilirsiniz. Giriş ücreti yetişkinler için 6 Euro, indirimli bilet ise 3 Euro.

Sakız Adası Plajları: Rüzgara Göre Rota

Sakız'da denize girecekseniz rüzgarın yönüne bakmanız şart. Ada rüzgarlı olduğu için kuzeyden rüzgar estiğinde güney plajları, güneyden estiğinde ise batı koyları daha sakin olur. İşte nokta atışı plaj önerileri:

Mavra Volia (Siyah Taşlar)

Burası adanın en ikonik plajı. Volkanik patlamalar sonucu oluşan simsiyah çakıl taşları, denizin koyu lacivert rengiyle birleşince ortaya büyüleyici bir manzara çıkıyor. Taşlar güneşin etkisiyle gün boyu sıcak kalıyor. Dikkat etmeniz gereken nokta şu; deniz aniden derinleşiyor ve taşlar kaygan olabiliyor, bu yüzden deniz ayakkabısı ile gitmek konforunuzu artırır. Plajda şezlong veya şemsiye kiralama hizmeti yok, kendi imkanlarınızla gitmelisiniz.

Agia Dynami

Mesta ve Olimpi köylerine yakın olan bu koy, Maldivler'i aratmayan turkuaz rengiyle görenleri büyülüyor. Agia Dynami, aslında yan yana iki küçük koydan oluşuyor. Organize bir plaj değil; yani şezlong, duş veya kafe gibi imkanlar bulunmuyor. Bu bakir güzelliğin tadını çıkarmak istiyorsanız yanınıza yiyecek ve içeceklerinizi alıp sabah erken saatlerde gitmenizi öneririm.

Komi ve Karfas

Eğer çocuklu bir aileyseniz veya Ben şezlonguma uzanıp frappemi içmek istiyorum diyorsanız rotanız Komi veya Karfas olmalı. İnce kumlu plajları, sığ denizi ve hemen arkasında sıralanan tavernalarıyla bu plajlar tam gün konfor vadediyor. Karfas, merkeze en yakın plaj olduğu için biraz daha kalabalık olabilir.

Sakız Adası'nda Ne Yenir?

Yunan mutfağının en taze ve lezzetli hallerini burada bulacaksınız. Sakız Adası gastronomisi denince akla gelen ilk yer, kuzeydeki balıkçı kasabası Lagada. Deniz kenarına masaları atan tavernalarda gün batımı eşliğinde yemek yemek bir klasik.

Masada mutlaka olması gerekenler:

• Mastello Peyniri: Hellim'e benzeyen ama daha az tuzlu, ızgarada pişirilip üzerine bal veya reçel dökülen efsane bir başlangıç.
• El Yapımı Makarna: Üzerine taze domates sosu ve mizithra peyniri rendelenerek servis edilir.
• Taze Deniz Ürünleri: Ahtapot ızgara, kalamar ve kabuklu deniz ürünleri burada dondurulmuş değil, tazedir.
• Sakız Reçeli: Tatlının yanında veya yoğurtla ikram edilir.

Porsiyonların Türkiye'ye göre oldukça büyük olduğunu hatırlatmakta fayda var. Ortaya birkaç meze ve bir ana yemek söyleyerek 2-3 kişi rahatlıkla doyabilirsiniz. Hesap geldiğinde ikram edilen tatlı veya meyve de Yunan misafirperverliğinin güzel bir jesti.

Konaklama: Hangi Bölgede Kalınmalı?

Konaklama tercihinizi nasıl bir tatil istediğinize göre yapmalısınız. Gece hayatına yakın olmak, feribottan inip otele yürümek istiyorsanız Sakız Merkez (Liman) bölgesi en pratik seçenek. Ancak daha otantik, sessiz bir deneyim arıyorsanız Kampos bölgesindeki tarihi konaklarda veya Karfas bölgesindeki deniz kenarı otellerde kalabilirsiniz. Güneydeki köylerde (Mesta gibi) pansiyona dönüştürülmüş taş evlerde kalmak da unutulmaz bir deneyim sunuyor.