Eski tren garının yanında bulunduğu için İstasyon Caddesi adı verilen caddenin üzerinde yer alan Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Bithniya Bölgesi’nden çıkarılan eserlerin sergilendiği bir müzedir.
Bithynia, Anadolu’nun kuzeybatısında, bugünkü Kocaeli Yarımadası’nda yer alan antik bölgeye verilen isimdir. Kocaeli, İznik, Yalova, Bursa, Bilecik, Sakarya, Düzce, Bolu ve Zonguldak illerinin içinde kalan bölgedir. Herodot, Xenophon, Strabo gibi antik çağ yazarlarına göre Bithynialılar, göçebe Thrak’tırlar. Asya kıtasına geçtikten sonra Bithynialılar ismini almışlardır.
Müze, Alman Otto Ritter tarafından 1774 yılında inşa edilmiş, çevresindeki yapılar ise 1873 – 1910 yılları arasında tamamlanmıştır. 1987 yılından sonra Paleolitik, Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait buluntu ve eserlerin sergilendiği Etnografya Müzesi olarak hizmete açılmıştır.
Paleolitik döneme ait sergilenen eserler arasında Mimar Faruk Ertunç’un koleksiyonundan müzeye hediye ettiği bazı kazıma aletleri bulunur.

Roma döneminde mermerden yapılmış baş ve büst heykelleri, camdan yapılmış koku şişeleri ve vazolarda yapılan kazılarda bulunarak müzeye getirilmiş.

Klasik ve Helenistik döneme ait eserler de yer alıyor müzede. Kandiller, kap ve kaseler, çeşitli keramik parçaları sergilenen eserler arasında.


Figürler ilginizi çekiyorsa, müzede farklı yapım teknikleriyle uygulanmış figürler de yer alıyor. Önceleri gövde ve başlar biçimlendirildikten sonra saç, kulak, göz, kol ve göğüsler monte ediliyordu.
Gövdenin arkasının tamamen düz olduğu figürler ise tek kalıp tekniği olarak adlandırılır. Çoğunlukla, komple bir figürün yapımı için bu teknik kullanılırdı. Tek kalıp tekniğindeki eksiklikler, daha sonra çift kalıp tekniğinde giderilmeye çalışılmış.

Roma ve Helenistik dönemlerdeki figürler ise bugün hala kullanılan döküm, yarı döküm ve baskı tekniği kullanılarak imal edilmiş. Tek parça figürler için kalıbın içi tamamen doldurulur, içi boş figürler için ise sadece ince bir kat kil basılırmış.
Müzede eski dönem kıyafetleri ve hamam giysileri de sergileniyor.


2000 yıl öncesinin mezar taşlarını da görmeniz mümkün. Bugün İzmit ili olan, antik çağda İzmit Körfezi’nin ucuna kurulan şehir Nicomedia‘nın mezar stellerinde kocasız kalan kadınlar, babasız kalan evlatlar betimlenmiş.

Müzenin dışında da içerisi kadar ilgi çekici eserler var. Bunlardan biri üç mevsim heykelleri. Roma dönemine ait olan heykeller; yazı, kışı ve sonbaharı temsil ediyor.

Bahçede heykeller, sütunlar, lahitler ve Osmanlı döneminde kullanılan toplar, geziniz sırasında size eşlik eden eserler arasında.


Müzeyi aracınız ile ziyaret edecekseniz, aracınızı ister müzenin dışındaki ücretsiz park alanına ya da müze içerisinde ziyaretçiler için ayrılan otoparka bırakabilirsiniz.