Hasankeyf Batman

Ilısu Barajı’nın tamamlanmasıyla sular altında kalacak bir tarihtir Hasankeyf. Su altından görmek özellikle tercihiniz değilse, yakından görmek için acele etmeniz gereken doğal güzelliklerle dolu değerlerden biridir.

Bereket kaynağı Dicle Nehri’nin yanındadır Hasankeyf. İsminin HısnıKeyfa’dan geldiği düşünülmektedir. Yazılışı tarihten tarihe değişse de temel anlamı Kaya Taş’dir.

Er-Rızk Camii

Hasan Keyf’in simgesi, aynı zamanda eski bir yapı olan El Rıza Camii’nin günümüze sağlam gelebilmiş bir parçası, işçiliği ile dikkat çeken minaresidir. 1409 yılında Eyyubi Sultan Süleyman tarafından yaptırılmıştır.

Tarih boyunca Dicle sularına eşlik eden bu minarenin tepesindeki hoparlörlere dikkatinizi çekerim. Ilısu Baraj sularının oraya kadar geleceği tahmin ediliyor. Tam 65 metre.

Kale

Hasankeyf Kalesi’ni, Mezopotamya ile Anadolu uygarlıkları arasında kesişim bölgesinde olması ve konum olarak stratejik bir noktada olması sebebiyle ele geçirmek isteyen çok topluluk olmuştur. Bizanslılar tarafından M.S. 363 yılında inşa edilmiştir.

Hasankeyf Kale Kopru

Kaya içinde ve üzerinde çeşitli yerleşim yerleri bulunuyordu. Küçük Saray ve Büyük Saray olarak adlandırılan, kentin yönetim merkezi konumunda olan mekânlar bunlardan ikisidir.

2001 yılına kadar burada yaşam aktif olarak devam ediyordu. Kalenin, ana parçadan ayrılması büyük bir risk oluşturunca, evleri boşaltmak zorunda kaldılar.

Kaya, kolay yontulabilen bir türden olduğu için dönemin insanları kenar kısımlarına merdiven yapmışlardır. Temel amacı, nehirden su almak ve olası bir savaş esnasında kaçış yeri olarak kullanılmasını sağlamaktır.

Hasankeyf’te sadece kalede değil, çevresinde de yaklaşık 3000 mağara bulunur. Yazları serin, kışları sıcak tutan bu mağaraların bazılarında yaşam devam etmektedir.

Hasankeyf Magaralar

Köprü

Kemer açıklığı temel alındığında Ortaçağ’da inşa edilen taş köprülerin en büyüğüdür. Nehrin debisine karşı durabilmesi için, ayakların akıntı tarafındaki bölümleri üçgen olarak inşa edilmiştir.

Tarihi, uygarlığın başlangıcına kadar uzanan bu kentte, değişik kültürlerden çok fazla kalıntı var. Bu özelliği ile dünyada eşi benzeri görülmemiş bir yere sahip.  Bu doğanın korunması için, Hasankeyf’in, UNESCO Miraslar Listesi’ne girebilmesi gerekli. Bu listeye girebilmesi için de UNESCO’nun istediği bazı kriterler var. Hasankeyf, bu kriterlerin birçoğuna sahip.

Hasankeyf’in Miraslar Listesi’ne girebilmesi için, hükümetin başvuru yapması gerekiyor. Fakat hükümet, Hasankeyf’i, Dünya Kültür Mirası yapmak ve bölgenin kalkınmasına imkân sağlamak yerine,  bu tarihi alanı sular altında bırakacak Ilısu Barajı Projesi’nde ısrarlı.

Ilısu Barajı sadece Hasankeyf’i değil, bu topraklardaki Fırat Kaplumbağası gibi soyu tükenmekte olan hayvanların yok olmasına da sebep olacak, Güneydoğu’daki 5 önemli doğa alanını birebir etkilemekle birlikte Irak’ın güneyindeki Basra bataklıklarının kurumasına da etki edecek.