Sait Faik Abasıyanık Müzesi: Edebiyatın Kalbinde Bir Ada Yolculuğu

admin
|

Türk edebiyatının duayen isimlerinden biri olan Sait Faik Abasıyanık, hikâyeleriyle gönüllerde taht kurmuş bir yazar. Adını adeta Burgazada ile özdeşleştirmiş, hayatının büyük bir bölümünü bu adada geçirmiş ve ardında bıraktığı ev, şimdi onun adını taşıyan bir müze olarak kapıları ziyaretçilere açık. Sait Faik Abasıyanık Müzesi, yazarın hayatına dair izler taşıyan eşyalar, mektuplar ve eserlerle dolu. Peki, bu özel müze, Sait Faik’in hikayeleri arasında gezinirken sizlere neler anlatıyor?

Edebiyatımızın en önemli kalemlerinden biri olan ve adeta Burgazada ile eşleşen Sait Faik Abasıyanık’ın ölümüne kadar yaşamış olduğu yapı, bugün Sait Faik Abasıyanık Müzesi olarak ziyarete açık. Sait Faik Abasıyanık, Modern Türk edebiyatında, klasik öykü tekniğini daha şiirsel bir ifadeyle anlatmayı tercih etmiş. Basit ve samimi olan anlatılarından dolayı bir dönüm noktası sayılıyor.

Sait Faik Abasıyanık’ın Hayatı ve Edebi Kişiliği

1906 yılında Adapazarı’nda doğduğunda Mehmet Faik ismine sahip olan yazar, sonraki yıllarda Sait Faik ismini kullanmış, soyadı kanunu çıktığında ise aile adı olan Abasizzadeler ve Abasızoğulları yerine, soyadını isteği üzerine Abasıyanık olarak kullanmaya başlamış.

Dünya değişiyor dostlarım. Günün birinde gökyüzünde, güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarında, toprak anamızın koyu yeşil saçlarını da göremeyeceksiniz.

Sait Faik’in babası Mehmet Faik, 1937 yılında Dr. Spanudi’ten satın aldıkları Burgazada’daki köşkte yaşamaya başlamışlar. Sait Faik canı sıkılınca, özellikle kış mevsimlerinde önceleri oturduğu yer olan Nişantaşı, Rumeli Caddesi’ndeki apartmanlarına gidermiş, sonraki yıllarda ise Şişli, Nakliye Elgün Sokak’ta oturmaya başlamış.

Birdenbire evimi özledim. Anam buruşmuş oturuyordu. Ayva ağacında kuş vardı. Sonra penceremin altına, keskin hançer yapraklı, kabuğu ayrılmış bu okaliptüsü kim dikmişti? Zeytin yeşili yapraklarını sonbaharda kadınlar gelir, anamdan rica eder, toplarlardı. Öksürüklere, soğuk algınlıklarına birebir gelirmiş. – Havuz Başı

Sait Faik’e, 1953 yılında ABD’deki Mark Twain Derneği tarafından onur üyeliği verilmiş. Bu ödüle layık olan bir başka isim ise Sait Faik’ten önce Mustafa Kemal’di.

Demek ki şimdiden sonra dünya çapında bir hikâyeciyi anmak için kurulmuş bir cemiyete dünyanın dört bucağından kendi halinde hikâyeciler de seçilecek.

Birçok edebiyatçıya öncülük eden Sait Faik Abasıyanık; Semaver, Sarnıç, Şahmerdan, Havada Bulut, Kumpanya, Son Kuşlar, Mahkeme Kapısı, Şimdi Sevişme Vakti başta olmak üzere birçok hikâye, roman ve şiir kitabı çıkarmıştır.

Özellikle hastalığını öğrendikten sonra, 1954 yılına, hayatının sonuna kadar bu evde yaşamış, birçok hikayesini burada kaleme almıştır.

Sait Faik Abasıyanık Müzesi: Bir Edebi Miras

Köşk, 1959 yılında annesi Makbule Abasıyanık tarafından, Darüşşafaka’ya birçok bağış yapan ve Darüşşafaka’yı çok sevdiğini söyleyen Sait Faik’in isteği üzerine müzeye dönüştürülmüştür.

Sait Faik Muzesi Dis Gorunum
Sait Faik Muzesi Dis Gorunum 2

1964 yılından itibaren, içindeki tüm eserler ile birlikte Darüşşafaka Cemiyeti sorumluluğu altında olan müzede, fotoğraflar, mektuplar, kartpostallar gibi Sait Faik’in yaşamına tanıklık eden birçok eser yer alıyor.

Babadan kalma ev, anamın sayesinde gürül gürül işliyordu. Artık bütün günümü ve gecemi burada geçirecektim. Kaybettiğim her şeyi; insanlığı, cesareti, sıhhati, iyiliği, dostluğu, alın terini, sessizliği yeniden bulacak, belki yeniden bir adam olmasam bile bir temiz hayatın içinde hayran, meyus ve mahcup ölümü bekleyecektim.

Bizden önce birçok ünlü edebiyatçıyı da ağırlamış Sait Faik. Bedri Rahmi Eyüboğlu, Atilla İlhan, Orhan Veli, Aziz Nesin, Nazım Hikmet ve daha niceleri… Ölümünden sonra Atilla İlhan ve Bedri Rahmi Eyüboğlu, Sait Faik’i çok güzel anlatmıştır.

Akşam ne güzeldir bizim iskelede
Balık çıkmadığı, lodos esmediği gün
Midyenin zehirlisinden korkmayanlar için. – Bizim İskele, 1941

Merdivenlerden çıkarak girdiğiniz müzenin giriş katı, yapının yemek odası ve misafir odası olarak kullanılan odalarına çıkıyor. Odalar, Sait Faik’in günlük hayatta kullandığı şekliyle duruyor. Yayınlanmış eserler de sergileniyor bu katta.

Sait Faik Muzesi Giris Kati

Giriş katının altındaki, dar merdivenler aracılığıyla inilen kat, eğitim katı olarak restore edilmiş. Evin altında önceden bir sarnıç olduğu söylenir.

Bu sarnıçtan iki oda çıkarıldı. Odalarda biri eğitim, gösterim salonu olarak kullanılırken, diğeri küçük bir kütüphane ve okuma odası olarak kullanılabilmekte. 1. katta ise Saik Faik var.

Sait Faik’in oldukça sade bir şekilde tasarlanmış yatak odası, mürekkep dökülmüş çalışma masası ve Sait Faik’i anlatan yaşam öyküleri…

Sait Faik Muzesi Yatak Odasi

Ters yüzüne evime dönüp odama kavuştum. Dört duvar, bir pencere, bir valiz içinde birkaç kitap ve bir demir karyola…Hasılı mukaddes bir hapishane olan odamda düşünmeden, hatta okumadan gezindim durdum. – Şehri Unutan Adam

Sait Faik’e ve ailesine ait özel belgelerin ve eşyaların bulunduğu bölümde Sait Faik’in babası Mehmet Faik’in Kurtuluş Savaşı sırasında Adapazarı Belediye Başkanlığı’nı layıkıyla yerine getirdiği için kendisine verilen İstiklal Madalyası’nı da görebilirsiniz.

Sait Faik Muzesi Istiklal Madalyasi
Sait Faik Muzesi Diploma

Aynı bölümde Sait Faik’in Bursa Lisesi Diploması ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kimliği oldukça heyecan verici. Hastalığı dolayısıyla 1953 yılında tedavi olmak için Paris’e giderken kullandığı uçak bileti ve pasaportu da sergilenen eşyalar arasında.

Sait Faik Muzesi Fransa Bileti
Sait Faik Muzesi Pasaport

En üst katta bulunan iki odadan biri olan mektup odasında, Sait Faik’in yazışmaları, resmi belgeler ve Sait Faik’e gönderilen mektuplar yer alıyor.

İşte çocukluğumun ve ilk gençliğimin haritalarındaki adalar beni, sonunda bir gün özlediğim gibi bir adaya tesadüfen bırakıverdiler. Yaşım orta yaşı bulmuştu ama nihayet asıl yuvama dönmüştüm.

Sait Faik Muzesi Mektuplar

Sizin de Sait Faik Abasıyanık’a mektup yazabilmeniz için masa üzerinde kağıt ve kalemler bulunuyor. Yazdığınız mektubu yandaki kutuya atarak Sait Faik ile iletişim kuruyorsunuz.

Yazdığınız mektuplar arasında seçilenler, Sait Faik Müzesi Web Sitesi‘nde yayınlanmakta. Köşkün huzur veren bir bahçesi de bulunuyor. Bu mektuplar dönüşümlü olarak bahçede de sergileniyor.

Sait Faik Muzesi Faike Mektup
Sait Faik Muzesi Bahcesi

Diğer oda ise Sait Faik Abasıyanık’ın muhteşem ada manzarasını izlediği küçük ama sevimli bir oda. Meşhur koltuğunda oturarak saatlerce dışarıya bakabilir insan.

Sait Faik Muzesi Sahsi Esyalari
Sait Faik Muzesi Manzarasi

Eğik camlarda net bir şekilde görülemeyen manzaralar düşüncelere sevk ediyor insanı, iki pencerede de ada manzarası hakim, birinde Rum Ortodoks Kilisesi olan Aya Yani Kilisesi görülüyor.

Giriş Ücreti ve Ziyaret Bilgileri

Pazartesi ve Salı günleri kapalı olan ve diğer günler ücretsiz olarak ziyaret edilebilen Sait Faik Müzesi’nin girişinde Saik Faik’in bir heykeli oturmuş sizi karşılıyor, size ev sahipliği yapıyor.

Sait Faik Muzesi Heykeli

Sait Faik Abasıyanık Müzesi Nerede?

Sait Faik Müzesi’nin bulunduğu İstanbul semti Adalar. Adalar’daki 3. büyük ada olan Burgazada’da bulunuyor. Adalara deniz yoluyla ulaşabiliyorsunuz, ancak Burgazada’ya vardıktan sonra kısa bir yürüyüşle müzeye ulaşabilirsiniz.

Sonuç

Sait Faik Abasıyanık Müzesi, ziyaretçilerine sadece bir yazarın yaşam alanını değil, aynı zamanda onun edebiyatının derinliklerine bir yolculuk sunuyor. Bu müze, Sait Faik’in öykülerindeki gibi sıradan görünen ama aslında derin anlamlar taşıyan detaylarla dolu. Burgazada’nın huzurlu sokaklarından geçip bu müzeyi ziyaret etmek, edebiyatseverler için unutulmaz bir deneyim.