Ankara’nın Ulus ilçesinde bulunan Ankara Vakıf Eserleri Müzesi ülkenin dört bir yanındaki camilerden toplanan çeşitli eserlerle geliştirilmiş bir müze.
Müzenin bugünkü binası Cumhuriyet’in ilk yıllarından kalma bir bina. Yapımının ilk yıllarında bir ilkokulu olarak kullanılan bina, sonraları günümüzdeki yerine taşınana kadar Ankara Hukuk Fakültesi olarak kullanıldı. 1941 yılından sonra Ankara Müftülüğü Hizmet Binası olarak kullanılan yapı, 2004 yılından sonra müze olarak düzenlenen yapı, 2007 yılında resmi olarak ziyarete açık bir hale geldi.
Ücretsiz giriş yapılabilen Ankara Vakıf Eserleri Müzesi’nde sergilenen eserlerin çoğu halı ve kilimler üzerine. 16. yüzyıldan itibaren yapılan birçok halıyı yakından inceleyebilirsiniz.
Müzede halılardan başka eserler de var. Hat levhaları, saatler, Kuran-ı Kerimler, Kâbe örtüleri, sedef işlemeli ahşap Sakal-ı Şerif kutuları da sergilenen eserler arasında. Müzedeki çoğu eser camilerden getirilen eserler olduğu için her biri kendine has süslemelere, dekoratif unsurlara sahip. Divriği Ulu Camii Mahfeli‘nden getirilen 13. yüzyıl yapımı ahşap korkuluk parçalarında olduğu gibi.
Pencere kanatları ve ahşap kapılar da tarihin önemli ve görülmeye değer eserlerinden. 13. yüzyıl ve sonrasında yapılan işlemeleri kapı ve pencereler olduğundan ve o tarihlerden beri korunabildikleri için kendimizi şanslı hissetmeliyiz.
Vakıf Eserleri Müzesi’ndeki odalardan küçük bir tanesi ise klasik saatlerin ve eski fotoğraf makinelerinin sergilendiği bir alana dönüştürülmüş. 1980’li yıllarda kullanılan poz saatleri, pozometreler sergilenen eserlerden.
Güvenlik görevlisine fotoğraf çekmenin serbest olup olmadığını sorduğumda, ilk defa “Birkaç tane çekebilirsiniz.” cevabını aldım ve bu bana ilginç geldi. Müze yol üzerinde ama arada bir yerde kalıyor. Opera otobüs durağının çok yakınında, Kültür Bakanlığı ve İller Bankası’nın yanında içeride kalıyor.
