Defne beldesindeki Harbiye Şelaleleri, Antakya’ya gidildiğinde mutlaka görülmesi gereken bir yer. Çağlayanlar bölgesi olarak tanımlanan Harbiye’de birbirinden güzel şelaleler bulunuyor.
Biz Antakya’nın meşhur çarşısı Uzun Çarşı‘da Güneş Gıda’dan aldığımız kahvaltılıklarla Harbiye’de güzel bir Antakya kahvaltısı yapmak istedik. Güneş Gıda çalışanlarına kaç kişilik kahvaltı malzemesi istediğinizi söylerseniz yardımcı olacaklardır.
Paket miktarlarına kadar kendileri en uygun şekilde ayarlıyorlar. İki kişilik kahvaltılıklarımızı da alarak çarşının üst tarafındaki çıkışta, üzerinde Harbiye yazan minibüsleri beklemeye başladık.

Harbiye’ye gitmek için Uzun Çarşı’dan çıktıktan sonra sağ tarafta kalacağı için yolun karşısına geçmemelisiniz. Habib-i Neccar Camii‘ne 9 kilometre uzaklıkta olan ve yaklaşık 20 dakika süren yolculuk sonunda, minibüs ana yoldan saparken inmelisiniz.
Zaten şoförler yardımcı olacaktır. İndiğiniz yerde şehir bitiyor. Sonrasını yürüyerek devam edeceğiniz Harbiye Şelaleleri tabelasıyla karşılaşıyorsunuz.


Aşağı doğru inerken birçok restoran ve piknik yeri ile karşılaşırsınız. Aralarından birini tercih etmeniz gerekli. Genelde şelale ve içlerinde ördeklerin yüzdüğü küçük havuzlar oluyor bu işletmelerde.
Biz, yolun sonundaki piknik alanını tercih ettik. Şelale yanında soframızı kurduk ve görevlilerden bir çaydanlık çay getirmelerini rica ettik. İki kişiye kahvaltı boyunca yeterli sayıda bardak çay çıkıyor. Kahvaltımızı layıkıyla yaptıktan sonra çıkışta sadece çay ücreti alıyorlar. Yani kahvaltımızı burada yaptık diye ekstra bir ücret ödemedik.


Defne’nin mitolojik bir hikâyesi de var. Defnenin antik ismi olan Daphne, Zeus’un oğlu Apollon ile karşılaşır. Apollon’un aşık olması üzerine Daphne, toprak anadan kendisini saklamasını ister ve Daphne kök salarak bir defne ağacına dönüşür. Bugün enerjisinden ödün vermeyen şelalelerin, Defne’nin gözyaşları olduğuna inanılır.


Antakya seyahatinde, huzur veren bu doğal şelalelere mutlaka uğramanızı öneririz. Özellikle sıcak havalarda ayaklarınızı buz gibi suya sokarak bir şeyler yemenin tadını Antakya’da başka bir yerde bulamazsınız.
Alışveriş yapmayı seviyorsanız yöredeki tezgahlarda defne sabunu, zahter gibi Antakya’ya özgü malzemeler de alabilirsiniz.